Yakından Uzağa Öğretim İlkesi; Dünyamız ve Uzay
Yakından uzağa doğru öğretimler miniklerde daha iyi öğrenmeyi sağlar. İşte bizde bugün yakından uzağa çook uzağa gittik. Öyle ki uzayda bulduk kendimizi. ;)
Bu yolculuğa evimizden başladık. Yaşadığı şehrin adını öğrenmeyen minik kalmasın diye sonra şehrimiz. Ardından ülkemiz Türkiye ve sonra Türkiye’nin üzerindeki konumunu gösterdiğimiz dünyamız. Son olarak hepsini içinde barındıran uzay en büyüktür vurgusuyla sıralamamız tamamlandı.
Evimizi yalnız çiziyoruz, yanında komşularımız olmadan. Komşularımızı ve parkları bahçeleri şehrimiz kartonuna çiziyoruz. Türkiyemizin şeklini tahtaya asıp ona benzetmelerini istediğimiz kartonu dağıttıktan sonra sıra dünyaya geliyor. Onu da küreye bakarak renklendiriyorlar. Ardından en zevkli bölüm olan uzayda sıra. Çünkü elimizde kalemimiz başlıyoruz uzayı delmeye! Yok yoook oluşturmaya. :)) Işıltılı uzay ancak böyle yapılabilir. Hı bir de üzerine sim dökebilirsiniz.
Eğer minikleriniz masa başında çok sıkılırlarsa hemen onları 4 kartonu birleştirip oluşturduğunuz zemine alın. Tam ortaya minik bir daire çizin ve göbeklerini bu daire içine koymalarını isteyin. Ellerine iki tane boya almayı unutmasınlar. Çünkü çılgınca boyama zamanı. :) Boyaları sabit tutup yüzer gibi kollarını aşağı yukarı hareket ettirdiklerinde ortaya yaylar çıkacak. Her minik farklı bir açıdan çizince de ortaya dünya çıkacak. :) Onların renk renk yaptıkları dünya her ne kadar mavi ve yeşilden oluşsa da bunu fırsata çevirme şansı elinizde. Dünyanın ilk rengini ateşten aldığından ve döndükçe soğuduğu, soğudukça renk değiştirdiğini anlatabilirsiniz. Son olarak yeşil karaları siz ekleyip aslında karaların suların altından çıktığını da bilgilerin arasına iliştirin derim. ;)